KİTAPLAR VE KİTAP OKUMAK
Merhaba değerli okurlar, bu yazımda bir edebiyatçı olarak kitapların ve kitap okumanın önemine değinmek istiyorum.
“İnsanın değeri okuduğu kitaplarla ölçülür.” der Herbert Spencer. Ne kadar da doğru bir söz.
İnsan okuduğu her kitapta yeni bir hayata adım atar, okuduğu
her kitapta yeni insanlarla tanışır ve yeni mekanlar görür. Tanıdığı her yeni
insan, gördüğü her yeni yer insana yeni ufuklar açar, düşünme kabiliyetini
geliştirir, olaylara farklı açıdan bakma yeteneği kazandırır ve en önemlisi de
insan olduğunu hissettirir; çünkü günümüz insanları artık robot gibi hareket
etmektedir. Modern yaşamın getirdiği yeni düzen insanı okumaktan, düşünmekten,
hayal kurmaktan uzaklaştırmaktadır. O sebeple insanlar duygusuzlaşmakta ve
dünya git gide yaşanmaz bir yer olmaya başlamaktadır. Savaşlar, çatışmalar,
açlık, susuzluk gibi birçok olumsuzluğun nedeni insanların kendi özlerinden
uzaklaşmalarıdır.
Kitaplar insana insan olduğunu hissettiren en güzel
varlıklardır. Simyacı romanını okuyan biri hayallerinin peşinden koşan Santiago’yu
gördüğünde kendi hayallerinin ve hedeflerinin önemine varır. Santiago’nun
dünyayı gezmek için çoban olması, sevdiği kıza olan aşkı, gördüğü rüyaların
peşinden gitmesi ve hayallerinden vazgeçmeyişi ile çok şey anlatır. Simyacı
romanı, “Bir insan bir şeyi çok istediğinde evrene bu isteği yollar ve evren de
o insana hedefine ulaşma sürecinde yardım eder.” der. Simyacı gibi birçok roman
da insana bu bilinci kazandırmak için yazılmıştır.
İnsanın hayalleri, hedefleri vardır ve bunlardan vazgeçmemelidir, bu yolda en büyük destekçisi de yine kitaplardır. Bu hayalleri anlatacağınız insanlar belki sizi motive edemezler, yapamazsın bile diyebilirler, tüm hayalleri yıkabilirler ama kitaplar bize böyle kötü düşünceler sunmazlar. Kitapları dost edinen insanın artık başka dosta ihtiyacı yoktur, en karanlık gecede bile insanın önünü aydınlatabilecek varlıklardır kitaplar.
Duyguyu öğretir, merhameti hissettirir, vicdanın oluğunu
hatırlatır. Bir satırı okurken gözümüzden yaş süzülebilir, içimiz acıyabilir,
acı hissedebiliriz. Yine bir kitabın sayfalarında dolaşırken içimiz içimize
sığmaz, romandaki kahramanın bütün zorlukları aşıp başarıya ulaşması bizim
yüzümüze tebessüm olarak yansır. Kitaplar da hayat gibidir hatta hayatın ta
kendisidir, kimi zaman güldürür kimi zaman ağlatır.
İnsan ne kadar çok kitap okursa o derece bilgisi artar,
bilgisi arttıkça kendine güveni de artar, kendine güveni olan insan da
yapabileceklerinin farkına varır ve başarısızlıktan korkmayarak çıkar yola, yola
korkusuz çıkan insan da genellikle yolun sonunda başarıya ulaşır. Başarısız
olsa bile kitaplar ona yenilgiyi değil mücadele etmeyi öğrettiği için o yılmaz
ve tekrar tekrar deneyerek hedefine ulaşmak için varını yoğunu koyar ortaya.
Şimdi paragraflarda ifade ettiğim her şeyi bütünleştirelim
ve konuyu bir bütün halinde ele alarak en başta ifade ettiğim sözü en iyi şekilde
anlamaya çalışalım. Kitaplarla büyüyen insan duygularını yok sayamaz,
düşüncelerine önem verir, mutlaka bir hedefi vardır ve o hedefe ulaşmak için
mücadele eder. Çevresindeki insanlara kayıtsız kalamaz, onlarla iletişime
geçerek kendini, duygularını, düşüncelerini ifade eder. Yaptıklarıyla,
başardıklarıyla diğer insanların takdirini kazanır, saygı duyulan, düşüncesine
değer verilen bir insan olur.
Şimdi tekrar okuyalım o cümleyi, ne diyordu Herbert Spencer:
“İnsanın değeri okuduğu kitaplarla ölçülür.”
Kendinize bir değer katın ve lütfen okuyun..!
Yazım dilini beğeniyorum senin.Hem akıcı hem samimi :)Okuyan gençleri de ayrıca seviyorum :)
YanıtlaSilTeşekkürler beğenmenize sevindim :)
SilSavaşlar, çatışmalar, açlık, susuzluk gibi birçok olumsuzluğun nedeni insanların kendi özlerinden uzaklaşmalarıdır.
YanıtlaSilBuna katılmıyorum çünkü asıl sorun bence insanın kendi özü denilen kavramda. Neden herkes tek tip inceleniyor? Tüm insanlık iyi olmak zorunda mı sizce?
Tabi ki tüm insanlardan iyi olmalarını beklemek gerçekçi olmaz ama kitaplarla içi içe olan, paylaşmayı bilen ve karşıdakinin fikirlerine saygı gösteren insanlar yetiştirilirse ki bu insanların yetiştirilmesinin yolu da kitaplardan geçiyor. İşte o zaman savaşlar ve tüm olumsuzluklar azalmaya başlayacaktır düşüncesinde olduğum için böyle bir cümle kullandım. Yoksa siz de haklısınız insanların özünde mücadele, hırs, benlik duygusu olduğu için çıkarlar çatışabiliyor; ama eğitimle ve kitaplar sayesinde insanlar bunu yenebilir.
SilSpencer'in sözü beni celiskiye düşürdü...ben fazlaca hümanist yaklaşıyorum sanırım. Kimsenin değerini okuduğu kitaplarla olcemem...
YanıtlaSilYazınız kitap okumanın önemini vurgulamak açısından oldukça güzel olmuş. Ben de bir edebiyatçı olarak elinize sağlık diyorum:)
Kitap okumayan insanları aşağı görmek olarak düşünmeyin lütfen. Buradaki amaç "Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu?" ayetindeki gibi bilginin ve bilgiyi aramanın önemini belirten bir söz olduğunu düşünerek bu yazıyı yazdım. Yoksa hümanizme ters düşecek bir açıdan bakmadım :) Bir edebiyatçı tarafından beğenilmek de beni ayrıca mutlu etti teşekkür ederim :)
SilRica ederim,ne demek:) devamı gelsin inşallah yazılarınızın...
SilBazen algılamalar farklı olabiliyor iste...
Evet olabiliyor ama anlaşabildiysek sıkıntı yok. İnşallah devamını getirmeye çalışacağım :)
SilVe nasıl kitaplar okuduğuna göre de...
YanıtlaSilElbette haklısınız ama bazen düşüncemize çok ters olan kitapları okumanın da bize katkısı olacaktır diye düşünüyorum.
SilFacebook,kullanıyorsan eğer orada da gruplarımız var.İstersen beni arkadaş olarak ekle ben de seni gruplara ekleyim :)
YanıtlaSilÇok iyi olur, hemen ekliyorum :)
SilÇok doğru, ne yazık ki, bazı nedenlerden ötürü eskisi kadar çok kitap okuyamıyorum, farkettim de ençok çocukken ve gençken kitap okumuşum, dergi vs. de hep alınırdı, ailenin etkisi çok önemli, anne, baba kitap seviyorsa o evde büyüyen çocuklar da kitap kurdu oluyor ama şimdi konu komşunun çocuklarına bakıyorum sadece tv, bilgisayar oyunu vs. :((
YanıtlaSilGerçekten de gittikçe kitaplardan ve okumaktan uzaklaşıyoruz ve dediğiniz gibi hep telefonla, bilgisayarla geçiyor vaktimiz. Toplum olarak daha çok okumalı, yazmalı ve düşünmeliyiz. Sizin de belirttiğiniz gibi bu konuda aile çok çok önemli. Eğitim ailede başlıyor, okumak da öyle.
SilGüzel bir deneme olmuş, kaleminize sağlık ancak bazı düşüncelerinize katılamıyorum. Her kitap okuyan, düşünceli olmayabilir, insanlarla iletişim kurmayı sevmeyebilir ya da hedefi de olmayabilir veya tam tersi... Kitap okuyanlar bunlardır diye tek bir kalıba sokabileceğimi sanmıyorum.
YanıtlaSilHaklısınız kesinlikle yanlış düşünmüyorsunuz; ama ben genellikle olumlu bir açıdan bakarak elimden geldiğince okumanın ve kitapların öneminden bahsetmek istedim. Elbette ki her kitap okuyan düşünceli, başarılı ve örnek bir insan olmuyor ama bu saydıklarımızın birçoğuna giden yolda okumaktan ve kitaplardan geçiyor, diye düşünüyorum.
SilAynı şekilde bende Mücahit beye katılıyorum
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim olumlu düşünceniz için :)
SilRica ederim ☺
SilKalemine sağlık. Kitap okumanın önemini çok güzel ifade etmişsin. Her kitap farklı bir dünyaya açılan pencere gibi. Okudukça farklı hayatlara ulaşıyor insan. Simyacı da beğenerek okuduğum, sevdiğim kitaplardan biri:)
YanıtlaSilTeşekkür ederim, Simyacı'yı ben de çok seviyorum. Kitapların hepsi güzeldir zaten, okumak da ayrı bir güzel :)
SilKesinlikle çok anlamlı bir makale olmuş; özellikle 'kitapları dost edinen insanın artık başka dosta ihtiyacı yoktur' kısmına tamamen katılıyorum. Kitaplar gerçekten de en gerçek ve iyi dostturlar. Sizi hiç yalnız bırakmazlar; yırtılmış sayfalarında bile anılarınız gizlidir, hep sizinle birlikte o odada olduğunu ve de olacağını bilirsiniz. Sizi kötü alışkanlıklara yönlendirmeyeceğini bilirsiniz...
YanıtlaSilKar yağışı ile birlikte çok hoş bir yazı okumuş oldum, teşekkürler paylaşımınız için :)
O kadar güzel ifade etmişsiniz ki duygularınızı hayran kaldım, sizin de dediğiniz gibi kitaplar bizi hiç yalnız bırakmazlar, hep yanımızda olduklarını hissedebiliriz :)
SilGüzel düşüncelerinizi paylaştığınız için çok teşekkür ederim, çok içten ve güzel bir yorum yapmışsınız, iyi akşamlar diliyorum :)