Yağmurun Gökyüzü ile Eşsiz Dansı "Gökkuşağı"

Mavi ve Edebiyat
Üniversite Kütüphanesindeyken Objektifime Yansıyan Şaheser :)

Merhaba Mavi ve Edebiyat okurları,

Bu yazımızda gökkuşağının eşsiz güzelliğine değineceğiz ve yazının sonunda, gökkuşağının bende uyandırdığı izlenim ile yazdığım şiirimi aktaracağım. 

Gökkuşağı hayatımızda gördüğümüz en güzel manzaralardan birisidir. Bu fotoğrafı çektiğim zaman gökkuşağını ilk defa bu kadar net görebilmiştim. Bir kere daha hayran kaldım. Sistemin ne kadar ilahi olduğunun bir kanıtı bence. Fotoğrafa telefonumda denk geldiğim zaman gökkuşağının nasıl oluştuğu sorusu aklıma geldi. Hemen araştırmaya başladım.

Bilim adamı Newton, teleskopla baktığında neden yıldızların önünde renkli bir perde göründüğünü merak etmiş ve bunun üzerine birkaç çalışma geliştirmiş.  Çok sonra merceklerden oluşan bir prizma yapmış. Bu prizmayı karanlık bir duvara doğru tutarak ışığın içeri girmesini sağladığı sırada şaşırtıcı bir şey olmuş. Gelen beyaz ışık duvara rengarenk yansımış. Daha sonra aslında görülen beyaz ışığın renklerin karışımından meydana geldiğini anlamış ve bunu bu şekilde açıklamış. Evet görülen ışık aslında içinde 7 rengi bulunduran bir renk karışımı. Newton'un bulduğu mercekten oluşan üçgen prizmayı alıp yağmur damlarıyla eşleştirelim. Yağmur taneleri de birer üçgen prizmadır. Bu tanelerin iri olduğu yerlerde ışık kırılır ve rengarenk gözükür. İşte gökkuşağının renkleri bu şekilde oluşurmuş.

Gökkuşağının yağmur tanelerinden oluştuğunu öğrendim ama aklıma yeni sorularda getirdi bu durum. Gökkuşağı neden düz bir perde şeklinde değil de yay şeklinde yansıyor? Renkler neden iç içe değil de ayrı ayrı özenle çizgilerle ayrılmış gibiler?  Neden bir ressamın en büyük eseri gibi duruyorlar? İşte bu sorulara bilim şu şekilde cevap veriyor:

Yağmur damlalarından yansıyan ışınların gözümüzde odaklaşabilmeleri için bir daire şeklinde dizilmiş olmaları gerekir. Aslında o bölgedeki bütün yağmur damlaları gelen ışığı renklere ayrıştırarak yansıtırlar ama sadece bir yarım daire içinde olan yağmur damlalarından yansıyanlar gözümüze odaklaşırlar. Biz de sadece o yağmur damlalarından gözümüze gelen renklerine ayrılmış ışınları görebildiğimizden gökkuşağını da yarım daire şeklinde görürüz. Bazen bir uçaktan veya yüksek bir dağdan baktığımızda gökkuşağını tam daire şeklinde görmemiz de mümkün olabilmektedir.

Gökyüzü umudun simgesidir. Gökyüzünde bu renk cümbüşünü görmek ise gökyüzünün bize umut etmeye devam etmemizi fısıldamasıdır. Gökkuşağı bu dünyada varoluşumuzun simgesidir. Umarım umut ettiğimiz ne varsa bize gökkuşağı gibi ihtişamlı bir sonuç verir :)

Şimdi sıra şiirimde:

Gözyaşlarımdan Sonraki Gökkuşağı

İhtişamlı bir perde,
Güzelliğin gibi rengarenk.
Senin sade güzelliğin,
Gökkuşağımdaki en güzel renk. 

Hayallerin donatır dört bir yanımı, 
Seni her gece düşlerken.
Gökkuşağının renkleri kıskanır seni, 
Karanlığımı güzelliğinle aydınlatırken. 

Durma! Sil gözyaşlarımı, 
Beni ağlatan her şeye inat.
Fırtınalı yağmurlarımdan sonra, 
Donat gökkuşağı gibi dünyamı. 

Yazımı beğendiyseniz paylaşırsanız sevinirim, diğer yazılarımı okumak isterseniz de buraya tıklayabilirsiniz.
Gökkuşağı gibi renkli bir gelecek bizimle olsun :)

1 yorum:

  1. Gökkuşağını izlemek çok keyifli gerçekten. Nasıl oluştuğuna dair bilgilendirme için teşekkürler. :)

    YanıtlaSil

Yorumlarınız Bizim İçin Kıymetlidir, Düşüncelerinizi Paylaşırsanız Seviniriz :)

Blogger tarafından desteklenmektedir.